Kuruluş ve Amaçlar

Türkiye’nin bulunduğu bölge ve ülke sınırlarının kapsadığı alan, gerek Anadolu’da ve gerekse Trakya’da tarıma olduğu kadar, jeolojik olarak birçok madenin oluşmasına uygun bir yapıya sahiptir.

Tarih boyunca bu topraklar üzerinde yaşayan insanlar bu madenlerden yararlanmışlardır. Birçok kavimlerin bu ülke toprakları üzerinde antik çağlardan beri maden ürettiği bilinmektedir. Sümer ve Asurluların, Urartuların Güney Doğu Anadolu bölgesinde, Hititlerin Orta ve Doğu Anadolu bölgesinde ilk madencilik çalışmalarını yaptığı, Hititlerin demir işleme konusunda ileri düzeylere ulaştığı tarihte kaydedilmektedir. Lidyalıların Güney Batı Anadolu bölgesinde Sart civarında altın madenlerini işlettikleri ve ilk madeni parayı bastıkları bilinmektedir. Makedonya Kralı Büyük İskender’in zenginliği ve büyük orduları besleyebilmesi, Trakya’nın kuzeyindeki Binkılıç (Stranca) dağlarından elde edilen gümüş ve altın madenleri sayesindedir.

Roma ve Bizans hâkimiyeti sırasında Karadeniz bölgesi ile Anadolu’nun birçok yerinde işletilmiş bakır, altın, gümüş madenlerinin izlerine halen rastlanılmaktadır. Karadeniz kıyı şeridine paralel sıra dağlarda ve yurdun diğer bölgelerinde eskiden kalma binlerce tonluk cüruf kalıntıları bunların delilidir. Selçuklu Devleti ve Osmanlılar zamanında da çeşitli maden işletmeleri yine bu topraklar üzerinde yer almıştır. Bunların en önemlileri yakın zamana kadar işletilmekte olan Elazığ Ergani Bakır Madeni, Artvin Murgul ve Kuvarshan Bakır Madenleri, Kastamonu – Küre Bakır madenleri, Balıkesir Balya-Karaaydın Simli Kurşun madenleri, Susurluk Borasit (Pandermit) Madeni hemen hatıra gelenlerdir.

Ülkemizin krom madeni zenginliği, bortuzu, cıva madeni zenginlikleri de Cumhuriyet döneminde anlaşılmıştır.

1930’lu yılların ortalarında Etibank ve Maden Tetkik Arama Enstitüsü kurularak Türkiye madenciliğine devletçe el atılmış ve önem verilmeye başlanmıştır. Ancak yeterli atılımı gerçekleştirmek mümkün olamamış ve özel sermayenin bu alana çekilmesi, biraz da araya II. Dünya Savaşı’nın girmesi nedeniyle sağlanamamıştır.

Yine de Osmanlı döneminin son zamanlarında ülkemizde faaliyet gösteren bazı yabancı sermayeli şirketler savaşa rağmen ülkemizde kalıp işlerine devam etmişlerdir. Savaşın getirdiği güçlükler, devletlerarası siyasal anlaşmazlıklar, nakliye zorlukları, sermaye yetersizliği, mevzuat yetersizliği gibi birçok sorun madenciliğimizin gelişmesine engel olmuştur. Bu durumda dış satım imkânsızlıkları ve bazı yabancı firma veya devletlerin kendi politikaları yüzünden genellikle tuvönan cevher veya bazen konsantre edilerek satışı yapılan madenlerimizin dış piyasalarda rekabet edebilmesini güçleştirmiştir.

Ülkemizin büyük maden potansiyeli olduğu ve olumlu bir şekilde değerlendirilebilirse kalkınmada önemli katkısı olabileceği düşüncesinden hareketle devlet, o zamanki adıyla “ETİBANK”ın öncülüğünde, önce “Krom Müstahsilleri Komitesi”ni (ki bu kuruluş sadece krom üreticilerinin birliği idi) kurdurmuş, ardından da 1948 yılında Türkiye’nin her tür maden üreticilerini bünyesinde toplayan bir dernek olan ” TÜRKİYE MADENCİLER DERNEĞİ”nin kurulmasına ön ayak olmuştur.

AMAÇ

O günkü devirde Türkiye’nin belli başlı maden üreticilerinin kurucu olduğu ve katıldığı bu derneğin tüzüğünü incelediğimizde “Türk Madenciliğini memleket ölçüsünde teşkilatlandırmak, bilgi ve çalışmalarını sürekli olarak birleştirmek amacıyla kurulmuştur.” ibaresini görürüz. Burada önemli olan husus, “Memleket ölçüsünde teşkilatlanmak ve bilgi ve çalışmaların sürekli olarak birleştirilmesi”dir. Konu, ülke içinde birliğin sağlanması ve bilgi ve çalışmaların birleştirilerek madencilikte ilerlemenin sağlanması, dış piyasalara karşı rekabette dayanışma ve bu suretle de ülke kalkınmasına katkıda bulunmaktır.

Derneğimiz bu amaç doğrultusunda (tüzükte de kayıtlı olduğu gibi) aşağıda özetle sayacağımız faaliyetleri esas olarak kabul etmiştir:

Memleket madenciliğini geliştirici, koruyucu, üyeleri arasında münasebet (ilişki) ve tesanüt (dayanışma) arttırıcı faaliyetlerde bulunmak,Madenciliğin teknik ve ekonomik inkişafı (gelişmesi) üstünde devamlı araştırmalarda, tetkiklerde bulunarak müntesiplerini (üyelerini) aydınlatmak, bilgilerini arttırmak,Memlekette maden işlerini idare ve tanzim eden (yönetip düzenleyen) ve bu işleri ilgilendiren mevzuat üstünde tetkiklerde bulunarak teknik ve ekonomik icaplara (gereksinimlere) göre gerekli tadilatın (değişikliğin) yapılması hususlarında ilgililer nezdinde teklifler ve temennilerde bulunmak. Bu yoldaki fikirleri ve kanaatleri takip ve müdafaa etmek ve her türlü vasıtalar ile yayınlamak,

Dış memleketler ve dünya maden işleri faaliyetleri ile ilgili bilgiler toplamak ve bunlardan ilgilileri bilgi sahibi kılmak, Dünya ekonomik ve ticari durum ve şartlarını takip ederek maden istihsalat (üretimleri) miktarı ve satış fiyat ve şartları ve madenciliği ilgilendiren yenilikleri ve inkişafları (gelişmeleri) hakkında alakalıları aydınlatmak,Madenciliğin umumiyet itibariyle (genel olarak) ihtiyaçlarını temin ve tedarikte, nakliyat, tarife, alelumum demir ve deniz yolları ve iskele, liman işlerinde kolaylıklara mazhariyeti (öncelliği) sağlayıcı araştırmalar yapmak,Maden müesseselerinin muhtaç oldukları teknik elemanların, finansmanın, istihsal vasıtaları (üretim araçları) ve yardımcı malzemenin vs. tedarikini kolaylaştırıcı incelemeler yapmak, Maden müesseselerinin faaliyetlerini takip ederek, memleketin ve madenciliğin müşterek menfaatlerine (ortak yararlarına) uygun surette çalışmaları için dernek üyelerine bilgi vermek,Derneğin maksat ve gayesi olan memleket madenciliğinin gelişmesi ve dünya madenciliği arasında layık olduğu mevkii alması mevzuunda (konusunda) mesleki ve teknik toplantılar tertip etmek ve tertip edilen mümasil (benzer) toplantılara iştirak etmek (katılmak), her türlü neşriyat (yayın) yapmak ve teşebbüsat (girişim) ve faaliyetlerde bulunmak.

KURUCULAR

Yukarıda belirttiğimiz amaçlarla bir araya gelen dernek kurucu üyeleri ise aşağıda isimlerini sayacağımız 11 kişiden oluşuyordu;

1. - Kendisine merbut (bağlı) işletmeleri temsilen ETİBANK Burada Etibank’ın hem kurucu olduğu dönemdeki durumu ve hem de şimdiki durumu hakkında kısaca bilgi verelim: Derneğimizin kuruluşu sırasında Etibank’ın üç ana faaliyet alanı vardı: Maden işletmeleri (Madencilik) İzabe Fabrikaları (Metalürji) Bankacılık İlk zamanlar; Türkiye Kömür İşletmeleri, Zonguldak Taşkömürü İşletmeleri, Garp Linyitleri (Tavşanlı Linyit İşletmeri – Soma Linyit İşletmeleri gibi) Etibank’a bağlı idi. Sonra bu işletmeler “Türkiye Kömür İşletmeleri” olarak Etibank bünyesinden ayrıldı. Daha sonra Karadeniz bölgesindeki bakır işletmeleri (Murgul Bakır İşletmesi ve Samsun Bakır İzabe tesisleri gibi) ayrılarak “Karadeniz Bakır İşletmeleri” (KBİ) kuruldu, sonra özelleştirildi. Seydişehir Alüminyum İşletmesi ayrıldı. Kütahya Gümüş İşletmesi ayrıldı, özelleştirildi. Ergani Bakır Madeni İşletmesi ayrıldı ve özelleştirildi. Kastamonu-Küre Bakır işletmesi ayrıldı ve özelleştirildi. Şark Kromları (Guleman Madenleri ve Elazığ Ferrokrom Tesisleri, Muğla-Üçköprü Krom Madenleri ve Antalya Ferrokrom Tesisleri) ayrıldı ve özelleştirildi. Ödemiş Halıköy Cıva Madenleri ayrıldı ve özelleştirildi. Bunlardan başka, Etibank’ın elinde birçok irili ufaklı maden daha vardı; bir kısmı kapandı, bir kısmı özelleştirildi. Bankacılık kısmı da ayrıldı ve özelleştirildi. Bu arada Etibank’ın isminde de bazı değişiklikler oldu. Bir ara “Eti Holding” oldu, sonra “Eti Maden İşletmeleri” oldu. Şimdi elde, maden işletmesi olarak devletin işlettiği “Bortuzu” madenleri var. Bu madenler “Eti Bor İşletmeleri” adı altında dört bölgede işletilmektedir. Bunlar Kırka, Bigadiç, Emet, Kestelek madenleridir. Emet’te bor zenginleştirme tesisi, Kırka ve Bandırma’da Asit borik ve Boraks tesisleri vardır. Etibank’ın, dolayısı ile Eti Maden İşletmeleri’nin, 1986 yılında çıkarılan Kanun gereği devlet işletmelerinin derneklerle ilişkilerinin kesilmesi nedeniyle, derneğimizle ilişkisi kalmamıştır.

2. - Türkiye Krom Müstahsilleri Komitesini temsilen Başkan Vekili General Selahattin Adil (Paşa) Türkiye Krom Müstahsilleri Komitesi sadece krom madencilerini kapsayan bir komitedir. Derneğimizden önce kurulmuştur. Derneğimizle birçok ortak çalışmaları olmuştur. Komite halen fesh edilmiş durumdadır. General Selahaddin Adil Sakarya Meydan Muharebeleri’nde yararlılıkları görülmüş generallerimizdendir. Kendisinin, Eskişehir ili Alpu civarında krom madenleri vardı.

3. - Linyitçiler Derneği’ni temsilen Yüksek Maden Mühendisi Nadir Hakkı Önen Manisa ili Soma ilçesinde önemli linyit işletmeleri vardı. Sonradan bu kömür ocakları devletleştirildi.

4. - Fethiye Şirket-i Madeniyesi T.A.Ş.’ni temsilen Yüksek Maden Mühendisi Reşit Osman Gencer Fethiye Şirket-i Madeniyesi (Fethiye Maden Şirketi) Muğla ilinde krom madenleri ve Fethiye yakınında Karagedik’te krom konsantratörü olan yabancı sermayeli (genellikle Fransız) olan bir firma idi. Reşit Gencer de o şirketin Türk müdürü idi. Kendisi, ayrıca Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü’nün ilk genel müdürü idi.(1935-1939). Reşit Gencer uzun yıllar derneğimizin başkanlığını da yapmıştır.

5. - Maadin Arama ve İşletme Şirketi’ni temsilen Avukat Kemal Onurad “Maadin” arapçadan gelen osmanlıca “maden” kelimesinin çoğuludur. Bu şirketin ismi yanlış hatırlamıyorsam “Kemad Madencilik” olmuştur. Kemal Onurad uzun yıllar Türkiye Krom Müstahsilleri Komitesi Başkanlığı da yapmıştır.

6. - Yüksek Maden Mühendisi Hadi Yener Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü genel müdürlüğünden gelmiştir.(1939-1944). Uzun yıllar derneğimizin teknik müşavirliğini yapmış, bilahare başkan olmuştur. Uzun yıllar bu görevi sürdürmüştür.

7. - Özdemir Antimuan Madenleri Ltd. Şti’ni temsilen tacir Ragıp Özdemiroğlu Tokat ili Turhal ilçesinde önemli antimuan madenleri olan firma sahibidir. (Bu madenler; çalışmaların zaman zaman durmasına ve başka bir firmanın mülkiyetinde olmasına rağmen halen faaliyettedir.)

8. - Türk Maadin Şti (A.Ş.)’ni temsilen Avukat Hamit Karaorman Bu firma yurdumuzda yabancı sermaye ile 1916 yılında kurulmuş olup halen faaliyettedir. Genel olarak krom madeni üretimi ile uğraşmaktadır.

9. - Yüksek Maden Mühendisi Canik Verter Canik Verter, Anamur’da Vehbi Koç ve Mehmet Karamancı ile ortak bir kurşun madeni işletmiştir.

10. - Orhan Brant ve Şürekâsı Krom Komandit Şirketi’ni temsilen tacir Orhan Brant Orhan Brant tüccar ve bir ihracatçı olup bilhassa krom madeni üretim ve ihracatı ile uğraşıyordu.

11. - Kromit Şirketi’ni temsilen tacir Oğuz Akal Kromit Şirketi 1970’li yılların ortalarına kadar Türkiye’nin önemli krom üretici ve ihracatçısı olan bir şirket idi. Oğuz Akal sahiplerindendi.

Kurucuların hepsi T.C. vatandaşı olup, o günlerde Türkiye madencilik camiasının önde gelen isimlerindendi.

DERNEĞİN GELİRLERİ VE FAALİYETLER

Derneğin belli başlı gelir kaynağı üye aidatları ve maden ihracatından tescil karşılığı alınan nispi rüsum (ihracat bedelinden yapılan kesinti) idi.

Dernek Maadin Nizamnamesi’nden sonra ilk Maden Kanunu olan 6309 sayılı Özel Kanun’un çıkarılmasında etkin rol oynamıştır.

Dernek olarak;

İTÜ Maden Fakültesi kurulduktan sonra, bazı öğrencilere burs şeklinde yardımlarda bulunulmuştur.

Maden Mühendisleri Odası’nın kuruluşunda maddi ve manevi olarak destek verilmiştir.

Uzun yıllar gerek bakanlıklar ve gerekse genel müdürlükler ve Maden Dairesi Başkanlığı ile teşrik-i mesai (ortak çalışmalar) yapılarak, madenciliğimizin gelişmesine katkıda bulunulmuştur.

Madencilerin ihracat işlerindeki sıkıntılar ve bürokratik işlemlerdeki zorlukların çözülmesinde üyelerine yardımcı olunmuştur.

1985 yılında 3213 sayılı Maden Kanunu’nun çıkarılması ile Türkiye madenciliğinde önemli değişiklikler olmuş, yerli ve yabancı özel sermaye yatırımlarında önemli artışlar görülmüştür.

Ancak 1986’dan itibaren Maden İhracatçıları Birlikleri’nin kurulması ve tescil yetkisinin dernekten alınarak İhracatçılar Birliği’ne verilmesi ile dernek gelirleri azalmış, sadece üye aidatları ile bağışlara bağlı kalınmıştır.

Derneğimiz, kamu ve özel sektörde madencilik faaliyeti yürüten üyelerimizin aidatları ile faaliyetlerini sürdürmeye devam etmektedir.

 

Top